Olası kast kavramı, 11.12.2013 tarihli kararıyla, Yargıtay 12. Ceza Dairesi tarafından iş kazalarına da
uygulanmıştır. Basına da taşınan ve spekülasyon yaratan bu kararda Yüksek
Mahkeme somut olayı şu şekilde değerlendirmiştir; “…Tüm açıklamalar
çerçevesinde: dosya içeriği ve tüm bilirkişi raporlarındaki belirlemelere göre;
bu iş kolunda deneyimli olan sanıkların 2006 yılından beri işletmede metan gazı
olduğunu bilmelerine rağmen bunu göz ardı ederek, defterlerde bile bu hususa
yer vermeyerek önceki denetimlerde defalarca istenmiş olan ocak gaz ölçümünü
otomatik olarak yapacak erken uyarı sistemini kurmayarak, yeterli sayıda gaz
ölçüm cihazı bulundurmayıp düzenli olarak kullanılmasını sağlamayarak, hatta
basit ve ucuz olan vakvak tabir edilen uyarı aletini dahi temin edip
kullandırmayarak, işletmede Küldesak (havalandırma bakımından kör ve acil
durumda kaçış imkanı bulunmayan) ayak çalıştırılarak, ocak üretim mahalline
yeterli temiz hava akımını sağlayacak sistemi kurmayarak, ocak içindeki kirli
ve temiz havanın karışmasını ve ısının yükselmesini göz ardı edip; 10-15 cm
çapında hava borularıyla havalandırma yapılması dolayısıyla yeterli ve uygun
düzeyde havalandırma sağlanamaması nedenleriyle grizu birikmesine neden
oldukları, ocakta grizu olduğunu bilmelerine rağmen bunu gizledikleri bu
nedenle idarenin denetimini de önledikleri gibi ocak içinde her vardiyada her
atım öncesi ve sonrası gaz ölçümü yaptırıp kayıt altına aldırmayarak, ocak
içinde kullanılan tesisat ve ekipmanların antigrizulu olarak tesis ettirmeyip
ocak içine işçilerin sigara sokmasını ve içilmesini engellemeyerek, çalışan
işçilere işe başlarken ve devamında tamamına iş sağlığı ve güvenliği eğitimi
verdirip belgelettirmeyerek, fiziki şartları kötü, üretim, nakliyat ve
havalandırma bakımından emniyet tedbirlerine uyulmayan ocak işleterek meydana
gelen sonuca kayıtsız kalıp kabullendikleri, böyle bir olayda öngörülmekle
birlikte gerçekleşmeyeceği düşünülen ve istenmeyen bir neticeden
bahsedilmeyeceği, defalarca yapılan tespitler ve uyarılara rağmen hatalı, eksik
ve tehlikeli çalışma yöntemini sürdüren sanıkların
kusurluluk düzeyinin taksir düzeyini aştığı, bu şekildeki çalışma ile grizu
patlaması olabileceğini öngörmelerine rağmen, patlamayı gerçek anlamda
engelleyici nitelikte bir çalışma yapmadıkları, aksine mevcut tehlikeli durumu
gizlemek suretiyle, "olursa olsun" düşüncesi ile hatalı ve hileli
faaliyetlerine devam ettikleri; bu nedenle gerçekleşen bu neticeden olası kast
hükümleri uyarınca sorumlu tutulmaları gerektiği ve olası kastla adam öldürme
suçunun unsurlarının oluştuğu gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması
kanuna aykırıdır Y.12CD, 14.11.2013, E. 2012/21104, K. 2013/25712.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder