26 Mayıs 2014 Pazartesi

DEPREM MÜCBİR SEBEP MİDİR? DEPREM MUTLAK BİÇİMDE İŞVERENİ SORUMLULUKTAN KURTARIR MI?

Yargıtayın 10.5.2011 tarihli kararı işverenin iş kazasından sorumluluğunu kaldıran “mücbir sebep” kavramının tartışılması bakımından önem taşıyor.


YARGITAY 21. HUKUK DAİRESİ’nin 10.5.2011 tarihli kararında, “deprem” mücbir sebep olarak vasıflandırıldı ve “mücbir sebep” ile “kaçınılmazlık” kavramlarının ilişkisi ortaya konuldu. Yine olay deprem gibi bir sebepten bile kaynaklansa işverenin kusurunun da söz konusu olabileceğinin belirtilmesi ve bunun da araştırılmasının istenmesi de büyük önem taşıyor. Gerçekten de “deprem” mücbir sebeptir diyerek işin içinden çıkabilir miyiz? Acaba binamız deprem standartlarına uygun mu? Bunun da sorgulanması gerekmez mi?

Bu önemli karara dönelim…


Yüksek Mahkemeye göre, “…Bozma kararı öncesinde düzenlenen kusur bilirkişi raporunda olayın mücbir sebeple meydana geldiği belirtildiği halde, bozma sonrasında Mahkemece kusur bilirkişi incelemesine gidilmeksizin, olayın kaçınılmazlık sonucu meydana geldiği ve zararın % 60'dan işverenin sorumlu olduğu kabul edilmek suretiyle sonuca gidilmiş bulunması hatalı olmuştur. Zira Kaçınılmazlık; hukuksal ve teknik anlamda; fennen önlenmesi mümkün bulunmayan başka bir anlatımla, işverence mevzuatın öngördüğü tüm önlemlerin alınmış olduğu koşullarda dahi önlenmesi mümkün bulunmayan durum ve sonuçları ifade eder. Davacılar murisinin, işyerinde çalışmakta iken meydana gelen Depremde, yıkılan fabrika binasının enkazı altında kalarak yaşamını yitirdiği, 506 Sayılı Kanunun 11. maddesine göre, olayın iş kazası olarak nitelendirilmesinin doğru olduğu kuşkusuzdur. Ancak, olayın iş kazası olarak nitelendirilmesi, tek başına işverenin bu kazadan sorumlu tutulmasını gerektirmez. Başka bir anlatımla, kazanın işyerinde gerçekleşmiş olması, işverenin sorumluluğu için yeterli değildir. İşverenin sorumlu tutulabilmesi için, yukarda da açıklandığı üzere işyerinin işletilmesi veya bundan doğan tehlikelerle zarar arasında uygun bir illiyet bağı bulunması ve bu illiyet bağının, zarar görenin, üçüncü kişinin kusurlu hareketleri veya mücbir sebeplerle kesilmemesi gerekir. Doğal afet niteliğindeki zorlayıcı bir sebep olan deprem sırasında gerçekleşen zararla işyerine özgü tehlike ve meydana gelen sonuç arasında uygun illiyet bağının varlığından söz edilemeyeceği zararlandırıcı olayın mücbir sebepten dolayı meydana geldiği durumlarda illiyet bağının kesildiği giderek işverenin kusursuz sorumluluğuna gidilemeyeceği Dairemizin yerleşmiş uygulamalarındandır. Diğer bir deyişle doğal afetler sonunda ortaya çıkan zarar sebebiyle işverenin tazminattan sorumlu tutulabilmesi ancak kusurlu bulunması halinde mümkündür. Hal böyle olunca olayın kaçınılmazlık sonucu meydana geldiğinin kabulü halinde mücbir sebep olarak değerlendirilmesi gereken depremin illiyet bağının keseceği ortadadır. Öte yandan dosya içerisindeki bir kısım tanık beyanlarında davalıya ait fabrika binasında 17.08.1999 tarihinde meydana gelen deprem sonrasında binanın aşıklarında oynama sebebiyle kontroller yapıldığından söz edilmektedir. Mahkemece yapılacak iş; Fabrika binasının uzun süre önce 17 Ağustos depremi sonrasında, binada hasar bulunup bulunmadığı, ilk depremde binanın zarar görmesi söz konusu ise binanın bakım ve onarımıyla ilgili olarak işverenin yükümlülüklerini yerine getirip getirmediğine dair tarafların sunacakları delillerde toplandıktan sonra işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında uzman bilirkişilerden İş Kanununun 77. maddesinin öngördüğü koşullarla yönetmelik hükümleri de dikkate alınarak işverenin, işyerinde alması gerekli önlemlerin neler olduğu, hangi önlemleri aldığı, hangi önlemleri almadığı, gibi hususlar ayrıntılı bir biçimde incelemek suretiyle kusur raporu almak, verilen rapor dosyadaki bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilerek ve sonuca göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, olayın % 100 oranında kaçınılmazlık sonucu meydana geldiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir” (Y.21.HD, Tarihi: 10.05.2011 Eı: 2010/11670 Karar Numarası: 2011/4482, www.legalbank.net).


.








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder